20 Ağustos 2016 Cumartesi

Adını Henüz Koyamadığımız Kuzucuğuma Not




Minik kuzucuğum, bu bloğu hep eğlenceli hatıralar yazmak için hazırladım. Anneciğin bir aslan kadını bebeğim. Kolay kolay duygusallaştığını belli etmez. Bugün ise biraz duygusallaştım sanırım. Sen, bugün itibariyle 23 hafta 6 günlük oldun. Eğer vaktinde gelirsen, doğmana 165 güncük kaldı. Annecik ise bugün 30. yaşına giriyor. Doğum günümüz kutlu olsun!

Yıllar önce merak ederdim, 30 yaş çok uzak gelirdi. Acaba nerede, nasıl, ne şekilde olacağım derdim. Meğer o gün gelecekmiş de, iki canlı, seninle beraber aynı bedende 3'lü yaşlarıma girecekmişim. Ne büyük lütuf...




Tamam tamam geçti duygusallık :)

Pambığım, adını henüz koyamadık. Bir türlü yakıştıramıyorum isimleri. Babacığın Kartal'ım diye seviyor seni. Belki Kartal olabilir adın ama yanına muhakkak bir isim daha istiyorum. Senin geleceğini henüz duymadan önce nasıl rüyalarıma girdiysen, adının da rüyalarıma gireceğine inanıyorum. Babacığın gülüyor bana, ama ben azmettim, görene kadar bekleyeceğim :)

Hee bu arada, yarın öbür gün üstteki satırları okursan, annem beni 30 yaşında doğurmuş demek yok baştan anlaşalım. Ben henüz 29,9 'lardayım, 30 nedir, ne münasebet canım. Yeni yıl girene kadar biraz daha vaktim var, eee sende Aralık başında geleceğine göre, annem 29 yaşında doğurmuş demende sakınca yok :) Doğar doğmaz 1 yaşında olmuyorsun Pambık.

Bu arada dün ofiste kutlama pastamdan yedim. Bugün de babanın aldığı pastadan. Seni biraz şeker komasına sokmuş olabilirim. Tekmelerinden de enerji patlaması yaşadığın belli. Bir de artık bizi duyabildiğin için, Mozart, Beethoven, Bach dinletmelisin diyorlar. Dün gece eğlenmek için gittiğimiz Club'da hiphop, R&B gecesi vardı. Üç yüz beş yüz  koptuk.  Rahatsız olmadın di mi? Her zaman olmuyor canım, idare et bugünlük :)

Nice yıllarımız olsun Pambığım...


20 Ağustos 2016 / Girne

18 Ağustos 2016 Perşembe

18.- 22. Haftalar - Detaylı Ultrason

Bu haftalar çok hızlı ilerliyor, yetişmekte zorlanıyorum. Son haftalar ise çok yavaş geçecek diyorlar, bakalım bende ne olacak? Hamileliğin haftası haftasına uymuyormuş. Artık hareketlerimin biraz daha ağırlaştığını hissediyorum. Ara ara gelen enerji patlamaları dışında, işten eve geldiğimde hiçbir şey yapasım olmuyor. Çok şükür baba adayımız yardımlarını esirgemiyor benden. Aileden uzakta, yardım edecek kimse olmadığında, eşlerin birbirlerini anlayıp yardımcı olması çok büyük nimetmiş.

Artık kendimize bir rutin oluşturduk. Haftanın en az 5 günü, akşam yemeklerinden sonra en az 3 km yürüyüş yapıyoruz. Haftanın en az 2 günü de yüzüyoruz. Doktor bol bol yüz ve yürüyüş yap, şimdiden alışırsan, son haftalarda çok rahat edersin dedi. Umarım bu rutini mümkün olduğunca devam ettirebiliriz.

Çok yorgun olduğum  iki gün, üst üste, sabah ayağıma giren kramplarla uyandım. Hamilelikte olması olağanmış, doktorum eğer sıklığı artarsa, magnezyum takviyesi yaparız dedi. O günden beridir bir daha olmadı. Ama ya yüzerken  kramp girerse diye denizde sosisimle yüzüyorum :)

Sosis
12 Temmuz 2016 günü doktorumuzda kontrolüm vardı. Oğluş gayet iyi, büyüyor kuzucuk. Doktor 3 hafta sonraya detaylı ultrason taraması için randevu verdi. 2 Ağustos 2016 günü 22. haftamdayken, detaylı ultrason için hastaneye gittik. Detaylı ultrasonu Radyoloji Uzmanı/Perinatolog yapıyor. Böylelikle kendi doktorum dışında başka bir uzman daha bebeğin tüm gelişimini, organlarını incelemiş, değerlendirmiş oluyor. Radyoloji bölümündeki özel ultrason odasına girdik, Uzman Doçent doktorumuz geldi. Şansımızdan mıdır, enerjimizden midir bilmem, her doktor randevumuzun geçtiği gibi, bu da gırgır şamata eşliğinde geçti. Pambığımızda çok akıllı, her pozisyonda uğraştırmadan bol bol poz verince, 15-20 dakika içinde ultrasonumuz sona erdi. Detaylı Ultrasonda bebeğin, kalbine, ciğerlerine, damarlarına, beynine, yarık dudak olup olmadığına vb. herşeyine bakılıyor. Bütününü incelemekten ziyade ayrıntılı olarak tüm organları değerlendiriliyor, içinde bulunduğu suyun yeterli olup olmadığına bakılıyor.

Kuzucuğumun çok şükür ki, herhangi bir riskli durumu yokmuş, herşey yolundaymış. Ve tam tamına 380 gram olmuş :) Kilosu da haftasıyla oldukça uyumluymuş. Detaylı ultrasondan aldığımız raporu, doktorumuza gösterdik, o da herşeyin yolunda olduğuna kanaat getirdi. Yüzme ve yürüyüşe devam etmemi istedi. Kilom +5 olmuş. Hamile olmadan öncekine göre daha dengeli ve porsiyonları daha ufak yememe rağmen, nasıl oluyor da kilo alıyorum anlamıyorum :) Neyse ki, 22. hafta için 5 kilo normalmiş.

Göbek değil bebek, bebek :)
18.-22. Haftalarda Ben

Bu aralar elim ayağım tutmuyor sanki, sakarlığım üstümde. Elime aldığım birşeyi nasıl oluyor da düşürüyorum ben de anlamıyorum. İş yerinde iki kez ayran düşürdüm, her taraf ayran oldu, artık korkuyorlar ben  ayran içerken :) Karnım futbol topu gibi gergin. 2-3 gün üst üste göbek deliğimin çevresinde gerilmeyle birlikte ağrım oldu, sonra geçti. Meğer göbeğin büyümesinden dolayı böyle şeylerle karşılaşabilirmişim.

18.- 22. Haftalarda Pambık

Pambık büyümeye devam ediyor. Boş alanı buldu tabi, sağdan soldan frikikler, kaleye gol atışlar :) Hareketlenmelerinin bir düzen içerisinde olduğunu farkettim. Sabah ben işe  giderken, 7.00 civarı kahvaltı öncesi, birkaç ben buradayım, günaydın anniş hareketi, 10.30-11.00 gibi hani benim kuru yemişim-meyvem, ara öğünüm atışları, akşam da yemek öncesi saat 18.30 gibi acıktım huuu sesimi duyan var mı hareketleri :) Her gün aynı saatte aynı hareketlenmeler. Kendi yarım kilocuk ama düzenini oturtmuş bile.

Bu Haftanın Sözü

İlk 3 ay folik asit kullanmıştım. 1 ay herhangi bir ilaç takviyesi vermedi doktorum.4. aydan itibaren ise demir+ b12+folikasit ten oluşan hapı günlük kullanmamı istedi. Son kontrolümüzde ise, bu haftalarda artan D vitamini ve Kalsiyum ihtiyacına bağlı olarak hap verdi. İki günde bir kullanmam yeterliymiş.

3 hafta sonra yani 25. haftada, kontrole aç karnına gideceğim. Şeker testi yapılacakmış. Doktorum, benim ve bebeğin kilosunun normal gitmesinden dolayı, kan testi ile bakacağını, eğer gerekirse şeker yüklemesi yapacağını söyledi. İnşallah şeker yüklemesine gerek kalmadan güzel sonuçlar ile karşılaşırım. Bakalım, zaman ne gösterecek...




9 Ağustos 2016 Salı

Hamilelikte Okuduğum Kitaplar : Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti



Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti

Hamilelik sırasında herkes gibi ben de bol bol araştırmaya ve okumaya çalışıyorum. Elbetteki birçok şeyi tecrübe ile öğreneceğim ancak, öncesinde alt yapıyı oluşturmakta fayda var. Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti kitabını, Kitap Yurdu kampanyasından 9 TL'ye almıştım. 151 sayfalık bu kitap, şimdi ise 14 TL civarında satılıyor. Canan Karatay, bazı kişilerin görüşlerini desteklediği, bazılarının ise şiddetle karşı çıktığı bir profesör. Ben ise Canan Hoca'nın kaynaklarıyla söylediği birçok şeyi mantıklı bulanlardanım. Tam anlamıyla uygulayabilmeyi ise henüz başardığım söylenemez :)

Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti

Prof. Dr. Canan Karatay'ın Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti kitabını, bebek planladığımız dönem satın almıştım. Zaten, Canan Hoca bu kitabında, hamilelik öncesi, hamilelik sırasında ve lohusalık döneminde beslenme alışkanlıklarımızın ne kadar önemli olduğunu, hangi besinlerin olmazsa olmaz, hangilerinin ise uzak durulması gerekenler olduğunu açıklamış. Ayrıca, sadece annelerin değil, baba adaylarının da yaşam ve beslenme tarzının, zararlı alışkanlıklarının, bebeğin genlerinde ne kadar önem arz ettiğinden de bahsetmiş.

Aslında kitabın adı Karatay Diyeti olmasına rağmen, Canan Karatay bu kitapta bir diyet listesi vermiyor. Sağlıklı beslenmenin, hayatımızın tüm dönemlerinde uygulamamız gereken bir yaşam biçimi olmasından bahsediyor. Bununla birlikte, hamilelik döneminde vücudun oluşan ek ihtiyaçlarına da dikkat çekiyor.

"Hamilelik bir hastalık değil, dünyanın en doğal, en güzel, en umutlu süreci. Fazla kilo almamak, kandaki şeker/insülin değerlerini yükseltmemek, bunun için de düşük glisemik indeksli yiyeceklerle beslenmek gerekiyor."

Kitabın oldukça dikkatimi çeken konu başlıklarından bazıları ise şöyle:


  • Hamilelikten En Az 6 Ay Önce Yaşam Biçiminizi Değiştirin!
  • Sağlıklı Bir Bebek İçin 'Sağlıklı' Hamile Kalın!
  • Gebelik Şekerini Önlemek Kendi Elinizde Bunu Unutmayın!
  • Bu Yiyecekleri Mutfağınızdan Uzaklaştırın!
  • Zeytin yağından Mahrum Kalmayın!
  • Anne Baba Adaylarına Altın Öğütler
  • Hamilelere Altın Öğütler
  • Lohusalara Altın Öğütler



Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti

Canan Karatay bu kitabında, oldukça tartışılan şeker yüklemesine neden karşı çıktığını, anne ve bebekte şeker yüklemesinin oluşturacağı sorunların neler olduğunu ve şeker yüklemesi yerine alternatif olarak gebelik şekerinin varlığının nasıl ölçülebileceğini, kaynaklarıyla belirtmiş. Şekerden, undan, hazır paketlenmiş tüm gıdalardan tamamen uzak duran bir kişi değilim maalesef ki. Ama bu kitapla birlikte, hamileliğimde hazır gıdalara, şekere vb. karşı oldukça hassaslaştım ve tüketimini minimuma indirmeye çalıştım. Yumurtanın, D vitaminin, mevsiminde yenen sebze ve meyvenin önemini bir kez daha kavradığımı düşünüyorum. Özellikle kitabı okuduktan sonra, her gün en az 1 yumurta yemeye şartlandırdım kendimi. Şeker yüklemesinde ise, Canan Karatay'ın açıklamalarını benimsiyorum. Eğer doktorum seçimi bana bırakırsa, yaptırmamayı tercih edeceğim. Bununla birlikte hamileliğimin ilk ayından itibaren, kilomu, risklerimi, kan değerlerimi bildiği için, doktorumun ihtiyaç görmesi halinde şeker yüklemesini yaptırmam da kaçınılmaz olacak. Sanırım bekleyip göreceğiz.

Ben bu kitaptan oldukça şey öğrendim. Yalnızca hamilelik döneminde değil, sonrasında da doğru bildiğim yanlışları düzeltmem konusunda yardımlarını göreceğimi düşünüyorum. Ama önemli olan ve belkide en zor olan kitabı okuduktan sonra uygulayabilmek, eski alışkanlıklardan vazgeçebilmek :)