18 Ekim 2016 Salı

30.-31. Haftalar- Merhaba 3. Trimester

Tutmayın beni anacağım, 3. trimestere giriyorum :)
Hamileliğin  üçte ikisi bitti. Bugünlere ulaştıran Rabbime şükürler olsun. Şu ana kadar Lale Devri'ni yaşayan vücudum, 7,5 aydan sonra Çöküş Devri'ne girmeye başladı. Vücudun ağırlaşmasıyla beraber, hareketlerimin zorlaştığını, her zamankinden daha çok yorulmaya başladığımı hissediyorum. Öyle ki, işten eve geldiğimde ev işleri beni hiç zorlamazken, şimdi çamaşır makinesinden sepete çamaşırları aktarmak bile işkence olmaya başladı. Ah o eğilip, kalkma hareketi yok mu... Külotlu çorap ile aramıza kara kedi girdi :) Yanlışlıkla bağcıklı ayakkabı giyme kararı verirsem, ertesi güne  kadar eğilip bağcıklarımı ancak bağlayabilirim. Bundan sonrası için vücudum 2 ayrı ada benim için, ulaşılabilir kısım, göbekten yukarısı, ulaşılamayan kısım göbekten aşağısı :)

11 Ekim  2016'da doktor randevumuz vardı. Artık bundan sonra iki haftada bir doktorumuzla görüşeceğiz. Ultrason muayenesinde çok şükür ki herşey yolunda çıktı. Pambık 1670 gram olmuş bile. Sabah mahmurluğu üzerindeydi kuzucuğumun ama yine de güzel yüzünü bizden esirgemedi.


Orada bir fındık burun var uzakta...
 Fazlasıyla şaşırıyorum teknolojinin geldiği şu noktaya. Karnınızdaki bebeğin herşeyini canlı olarak görüntüleyebiliyorsunuz. Ne kadar mucizevi bir durum. İnşallah doğduğunda karşılaştıracağım resim ile benzerliğini. Parmağını ağzına götürürken, kafasını sağa sola çevirirken, esnerken de yakaladık onu. Bu arada şu anda baş aşağı duruyormuş. Minnak bacakları göğsümün hemen altında. Ofiste otururken kaburgalarıma doğru tepiklemesinden tahmin etmiştim zaten :) Doktor henüz doğum pozisyonu alması için erken olduğunu, yeri de henüz çok sıkışık olmadığı için daha turlayacağını söyledi. Önemli olan 35-36. haftalarda bu pozisyonda olmasıymış. Bu haftalarda bebekler hızlıca büyüyüp gelişiyorlarmış. Hatta haftada 250 grama kadar kilo alıyorlarmış.

30.-31. Haftalarda Ben

1 ay öncesine kadar akşam yemeklerinden sonra uzun uzun yürüyüşler yapıyorduk eşimle. Şimdi ise işten eve geldiğimde, yemeği de yedik mi halim kalmıyor. Bu da pek iyi bir durum değil. Çünkü asıl bu saatten sonra bolca hareket etmeliyim ki, rahat bir doğuma hazırlanabileyim. Bu nedenle ne zamandır katılmak istediğim hamile pilatesi ve doğuma hazırlık kursuna başladım. Göbüşlü arkadaşlarla hep beraber spor yapıyoruz, çok da eğlenceli geçiyor. Bunun yanında pilates hocamız aynı zamanda bir uzman doğum hemşiresi olduğundan, doğuma hazırlık ve emzirme ile ilgili de bilgiler veriyor bize. Kuzucuğumla pilates topunun üstünde yuvarlanıp duruyoruz :)


30.-31. Haftalarda Pambık

Bebeğin hareketleri bu hafta daha kuvvetli hissedilir oldu. Maşallah diyeyim uslu bir çocuk pambığım. Geceleri beni uyandırmıyor, rahatça dinlenebiliyorum. Hiç üzmedi şu ana kadar, inşallah doğduktan sonra da böyle huzurlu ve sakin bir bebek olur. Her geçen gün gelişimini tamamlayan organlarıyla, artık tam bir bebeğe benzemeye başlamış. Ve her geçen hafta, olası erken doğumda oluşabilecek sıkıntılar daha da azalıyor.  Aylar öncesinde doktorumuzun masasının arkasında çerçevelenmiş bir 4d bebek usg si görmüştük. Bizim bebeğimiz ne zaman böyle olacak dediğimizde, doktorumuz 30. haftalarda demişti. Bu kontrolde aynı o bebek gibi ultrason resmini aldığımızda, doktorumuz da hatırladı konuşmamızı. Bakın o günlere geldik bile dedi :)

Bu Haftanın Sözü

Halk arasında yaygın bir söz vardır. 7 aylık doğan çocuk yaşar ama 8 aylık doğanın yaşama ihtimali daha düşüktür diye. Bunun yanlış bir bilgi olduğunu öğrendim. Doktoruma sorduğumda kesinlikle hurafe olduğunu, ilerleyen her hafta, bebeğin gelişimi açısından olumlu sonuçlar doğurduğundan, bebeğin yaşama ihtimalinin de daha fazla olduğunu söyledi. İçim rahatladı...


Mis kokulu bebiş kıyafetleri

Benimle aynı haftada hamile olan arkadaşım, geçen hafta erken doğum yaptı. 1500 gram bir erkek çocuğu dünyaya getirdi. Onu öğrendikten sonra, beni de bir korku sardı, Allah korusun, inşallah vakitlice doğsun ama ya erken doğum ihtimali olursa, hiçbir şeyim hazır değil. Bende bu nedenle, bu hafta sonu pambığın tüm kıyafetlerini sabun tozu ile yıkadım, oda mis gibi koktu resmen. Sonra da o minicik şeyleri tek tek ütüledim. Çok keyifli bir duyguydu. Şimdi sıra acil durum hastane çantasını hazırlamakta ;)



7 Ekim 2016 Cuma

Bebeğime Hoş geldin Paketi

E-Bebek'e Hoşgeldin Paketi

Bu zamana kadar ne satar ne bulunur diye bilmediğim bebek mağazaları, meğer en yakından takip edeceğim yerler olmuş benim. Bunlardan birisi de e-bebek, internet sitesini yakın markaja aldığım, ne kampanyası varsa değerlendirmeye çalıştığım bir mağaza oldu. Kurban Bayramı'ndan hemen önce ise, 7 ay ve üzeri hamileler için özel bir kampanya yaptılar: e-bebek'e hoş geldin paketi. Ben de bayram tatilinde gidip paketimi kucakladım :)




Sadece İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerdeki büyük mağazalarından, eğer stoklarında kalmışsa sadece 5 TL karşılığında temin edebiliyorsunuz. Paketi satın alırken, kimlik numaranızı kaydediyorlar ki, birden fazla ürün alınmasın, tekrar alımların önüne geçilsin. Açıkçası kasada benim kaç aylık hamile olduğum sorulmadı ki, sorsalardı bunu kanıtlamak için doktor raporu vb. götürecek halim de yoktu. Sadece satın aldığıma dair kayıt yapıldı ve faturam verildi.




Hoş geldin paketinin içinde, birçok ürünün gerçek boyutu, birçoğunun ise deneme boyutu bulunuyor. Bir de şirin mi şirin bebek tulumu eklenmiş. Maddi değerinin çok üstünde çok hoş bir paket hazırlamışlar. Ve hepsini küp şeklinde hediye paketine benzer bir kutuya sığdırmışlar. Sihirbazların şapkası gibi minnacık şeyden neler çıktığını görünce seviniyorsunuz. Aslında belki de çoğu kişi için çok önem arz etmeyecek bir içeriğe sahip bu paket, benim açıp açıp baktığım, bebek doğduktan sonra kullanacağıma dair hayaller kurduğum bir paket oldu ve çok sevdim!




Oyy bunun içine sığacak mı benim pambık?
Merak edenler için kutu içeriği ise şöyle:


  • Baby&Me Yenidoğan ıslak mendili
  • Baby&Me Göğüs Pedi
  • Prima 1 numara bebek bezi (4 adet)
  • Zıbın penye body
  • Baby&Me Likid emzik ve biberon temizleyici
  • Baby&Me  sıvı deterjan
  • Baby&Me çamaşır yumuşatıcısı
  • Baby&Me bebek temizleme pamuğu
  • Baby&Me alt değiştirme örtüsü
  • Hipp emziren anneler için karışık bitki çayı(deneme boyu)
  • Lactamil emziren anneler için karışık bitki çayı
  • Hipp vücut losyonu (deneme boyu)
  • Chicco bebe şampuanı (deneme boyu)
  • Hipp Pişik kremi (deneme boyu)




Ben e-bebek'in Beylikdüzü E-5 mağazasından bu paketi temin etmiştim. Mağazaya gitmeden önce stoklarında Hoş geldin Bebek Paketinin olup olmadığını sormayı unutmayın. Eğer çevrenizde hamiş tanıdıklarınız varsa, onları mutlaka haberdar edin olur mu? Benim gibi kullanacağı günü hayal edip, paketi açıp, bakıp bakıp sevinsinler ;) Bir hamileden başka kim çocuk bezini eline alıp sarılır ki :))


Sevgiler.


3 Ekim 2016 Pazartesi

Hamilelikte Grip Olmak...

                                   

Grip olmak başlı başına kötü birşeyken, bir de hamileyken grip olmak çarpı iki olarak haneye yazılıyor. Kendime ne kadar dikkat ediyorum desem de, hamileliğin ilk 7 ayında nezle dahi olmayan ben, 7. ayın bitiminde gribe tutuldum ama ne tutulma...

Kurban Bayramı tatilimizin bir kısmını, Çanakkale'de geçirdik. Gündüzleri hava çok güzeldi ancak akşam serinliyordu. Yani gece gündüz arasındaki sıcaklık farkı hayli fazlaydı. İstanbul'a dönmeden 2 gün önce, şehir dışından gelen arkadaşlarımızla birlikte, deniz kıyısında hoş sohbete daldık. Gece 1'lere kadar oturduk, üzerimizde hırkalar olmasına rağmen, sanırım eşimle bir güzel soğuğu yedik. Eee Kıbrıs'ta 35-40 derecelere alışmışken, sandık ki bu serinlik bize iyi gelecek.

İstanbul'a döndüğümüzde önce eşim rahatsızlandı, halsiz düştü. Çok uğraştı bana bulaşmasın, yakınlaşmayalım diye. Bol bol çorbalar, limon, portakallar, parasetamollar. Daha önce tecrübe ettiğimiz ve faydasını çok gördüğümüz  kara mürver efervesan tableti de içince, hızlıca enerjisini geri kazandı ve iyileşti.

Tatil bitip de Kıbrıs'a döndüğümüz ve iş başı yaptığım gün ise ben gribe tutuldum. Ses kısılması, soğuk soğuk terlemeler, burun akıntısı ama aynı zamanda tıkanması, baş ağrıları, kulak uğuldamaları, halsizlik... Hepsi bir arada kombo şeklinde geliverdi. Hamileyken her bitki çayını istediğiniz kadar tüketemiyorsunuz. Ağrı kesici ve ateş düşürücüleri ise doktorunuza sormadan asla kullanmamalısınız. Ben de ilk gün bol bol tarhana, mercimek vb. çorba içtim. Boğazım için zencefil limon karışımı yaptım. Bol bol C vitamini içerikli meyveler yedim. Ballı süt içtim. Ertesi gün hala düzelmeyen hastalığım için doktorumla görüşmem şart olmuştu. Doktorum, parasetamol kullanabilirsin dedi, dozajını ve sıklığını belirtti. 2. ve 3. gün ilacımı da kullanınca bayağı toparladım ama tam düzelmem istirahatle 1 haftayı buldu.

Anladım ki hamilelikte hasta olunca bebeğe zarar vermeden iyileşme sürecini şunlar hızlandırırmış:


  • Mümkün olduğunca istirahat. (İşe devam etmek zorunda olduğum için yeterince yapamadım)
  • Bol su içmek. (Soğuk-sıcak terliyorsunuz, vücut inanılmaz su kaybediyor)
  • Faydalı yiyecekler ile beslenmek,iştahınız yoksa bile aç kalmamak. (Bana tarhana çorbası ve bol limonlu mercimek çorbası gerçekten iyi geldi)
  • Boğazda tahriş varsa ve ses kısılmışsa, taze zencefili incecik doğrayıp, taze sıkılmış limon suyunda bekletmek ve gün içinde azar azar ağzınızda çiğnemek çok iyi geliyor.
  • Sık sık ılık suda duş almak.
  • Meyve tüketmek.
  • Doktorunuzun önerdiği ilaçları kullanmak.
  • Doktorunuzun önermediği bitki çaylarından uzak durmak.


Bu gribi de böylece atlattık. Hamileyken öksürmek, hapşurmak dahi dert. Göbeğiniz mani oluyor hapşuramıyorsunuz. Öksürünce karnınıza ağrı giriyor. İnşallah bu mevsim geçişlerinde bir kez daha hamiş halimle hastalığa yakalanmam.

Hepimize sağlık dolu günler dilerim.